Makale Yaz
Bu haberi yazdır
Zeki, çevik, ahlaklı!
 Oca
20
 2012

"Ben Sporcunun Zeki, Çevik Aynı Zamanda Ahlaklısını Severim..."

Türk futbolunun düştüğü bataklığı anlatmaya gerek yok, cümle alem öğrendi zaten.

Bazı şahısların masa başı oyunları oynadığını, yeşil zemin dışında bazı ahlak dışı aktiviteleri hayata geçirdiklerini ve geçirmek üzere hareket ettiklerini ben değil, Yüce Türk Adaletinin görevlileri söylüyor.

Yoksa hangi savcı böyle bir işin içinde olmak isterdi, hangi yargıç hazırlanan iddianameyi kabul ederdi?

Şimdi Türk Adalet sisteminin belgeleri toplayan Polislerini, Emniyet Güçlerini, Savcısını, Hakimini ciddiye almadan, iddianamede adı geçen ve elde edilen tapeler ile cezaevine konulan, haklarında büyük suçlamalar bulunanları ciddiye almak ne kadar doğru olur.

Gerçi TFF dahil hiç kimsenin ciddiye aldığı da yok, gelinen nokta bunu açıkça gösteriyor.

Elde edilen bilgiler, tapeler, görüntüler hepsi mi hayal ürünü.

Uefa Başkanı Platini'nin ülkesi Fransa'da Marsilya Kulübü 1 Teşvik Girişimi ve 1 Şikeden dolayı bir alt lige düşürülürken, yine İtalya liginin dev kulübü Juventus'ta 2 Teşvik ve 1 Şikeden dolayı bir alt lige düşürülmüştü.

Son olarak geçtiğimiz yaz aylarında Yunanistan ligi ekiplerinden Olimpiakos Valou bu tür bir olayla karşı karşıya kalmış, Yunanistan Futbol Federasyonu olayı puan silme ile ört pas etmeye çalışmış ama Uefa dişini gösterip Olimpiakos Valou takımının 3 Teşvik ve 2 Şikeden dolayı bir alt lige değil, 4.lige düşürülmesini sağlamıştı. 

Birde ülkemize baktığımızda bu 3 Avrupa ülkesinden farklı ne varki ceza verilmeyeceği yazılıp çiziliyor.

Kanunda yazan ama TFF tarafından birilerini korumak adına bir türlü uygulanmayan ve verilemeyen cezalar nedeniyle Türk futbolu çok büyük risk taşımaktadır.

Yukarıda yazdığım ülkelerin kulüplerine ki bu kulüplerin bir tanesi Juventus, diğeri de Marsilya verilen cezaları görünce başımıza gelecekleri düşünmek bile istemiyorum.

Hele ki önümüzde 5 Teşvik Girişimi, 1 Teşvik, 3 Şike girişimi ve 5 şike dosyası dururken cezaların es geçilmesi olsa olsa bir unutkanlıktan dolayı olabilir.

Yukarıdaki kulüplere uygulanan cezaları görünce, ben TFF Başkanı MAA gibi pek iyimser olamayacağım, yukarıdaki takımlara uygulanan cezalar bizimkilere aynen uygulanırsa ki Uefa sürekli sıfır tolerans istiyor, ben hangi lige gideceklerini bile tahmin edemiyorum. 

İşte o yüzden, Uefa ile görüşen TFF'nin Başkanı MAA'nın bize hiç bir şekilde karışmayacaklar sözüne ben pek ihtimal vermiyorum.

Bu kadar belgeye, bilgiye, cezaevinde bulunanlara rağmen buna inanıyorsa onun aklından şüphe ederim.

Madem ki bizim işimize karışmayacaklar, o zaman neden İbrahim Akın'a ve diğerlerinin futbol oynamasına izin vermiyorsunuz? 

Neden 98 kişiden savunma istiyorsunuz?

Ortada bir şeyler varsa ki var, çünkü bir kereliğine af çıkartalım diye yırtınıyorsunuz, o zaman kusura bakmayın ama siz haktan, hukuktan, ahlaktan, namustan, kul hakkından, dürüstlükten, terbiyeden, temizlikten yana değil tam tersi kutuptasınız.

Bu işin bir kereliği, on kereliği olmaz, olamaz, olmamalı da.

İşlenen suçların karşılığı olarak bir cezası mutlaka vardır, o ceza da kanun kitaplarında belirlenmiştir, işlenen suçun karşılığı ceza ne ise gereken yapılmalıdır ki, toplum vicdanı rahatsız olmasın.

Makale yazmış olan diğer arkadaşlar bazı konulara değinmişler, örneğin ahlaksız bir iş yapan ve karşılığında bir kereliğine af çıkartılan birilerini gördünüz mü, yada cinayet işleyen ama bir kereliğine affedelim denmiş olanını, banka soyupta bir kereliğine affedilen duydunuz mu hiç, hem çıksa ne olur ki, o işi yapanın adı kirlenmiştir bir kere, af çıkartmakla temizlenir mi bir daha?

Bir kereliğine af çıkartmayı, şikeden dolayı küme düşmeyi bir kereliğine kaldırmayı düşündüğünüze göre siz zaten biz bir şey yapmadık diyenleri, hayır siz şike yaptınız diye suçlamış olmuyormusunuz?

Aziz Yıldırım'ın son mektubu bunun üzerinedir, 100 küsür yıl istenen cezası 10 küsür yıla düşerken sesi çıkmıyordu da şimdi neden mektuplar yazıyor.

Kişiye özel kanun olur mu denilirken, hatta Cumhurbaşkanı bile bu konuya değinmişken sesi çıkmıyordu da, şimdi neden onu kullanıyor, hani kişiye özel kanundu ben hala içerdeyim diyor.

İçerdesin ama 100 küsür yıl yerine 10 küsür yıldan yargılanacaksın, belki de 14 Şubatta sende serbest kalacaksın.

TFF'ye soruyorum şimdi, sizler o makama gelirken tarafsız olacağınıza dair bir düşünceyi hiç aklınızdan geçirmediniz mi? 

O makam ki devletin makamıdır ve o makamda hepimizin hakkı vardır, o makam doğrular için kullanılmalıdır, o makam ahlaksızlığa, namussuzluğa, düzenbazlığa müsaade etmemelidir.O makam tüm sporseverlerin isteyeceği gibi, her kulübe eşit mesafede ve adilane olmalıdır.

Ahhh ah ne günlere geldik değil mi?

Şimdi eski futbolcularımızdan Kubilay Türkyılmaz'ın Facebook'un da yer alan bir bölümle devam etmek istiyorum yazıma.

Atatürk yaşasaydı şike olayları ile ilgili Galatasaraylılara ne yazardı, İşte Atatürk'ün Galatasaraylılara hitabı: Ey Türk Futbolunun gerçek sahibi Galatasaraylılar...Birinci vazifeniz, Türk futbolunun namusunu haysiyetini şerefini ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.Türk futbolunun muassır futbol medeniyetleri seviyesine çıkmasının yegâne temeli budur. Bu temel, sizin, en kıymetli hazinenizdir. Gün gelecek futbolda şike yapanlar olacaktır, Gün gelecek bu şike faaliyetlerine göz yumacak, görmemezlikten gelecek dahilî ve haricî bedhahlarınız olacaktır. Bir gün, Türk futbolunun namusunu müdafaa mecburiyetine düşerseniz, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağınız vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksiniz! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. Türk futboluna kastedecek iç ve dış düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile ligi şampiyon bitirip futbol federasyonunu etkileri altına alabilirler, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne baskı kurup yasaları değiştirmek isteyebilirler, kulüplerbirliği adı altında türlü hileyle suçlarını ört bas etmek isteyebilirler, Türk futbolunun bütün kurumlarına girilmiş, bütün ahlaklı mensupları dağıtılmış ve futbolun her köşesi bilfiil şikeci menajer, şikeci futbolcu, şikeci başkan ve yöneticilerle işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, futbolu yönetme gücüne sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu futbol yöneticileri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Türk futbolseveri, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.Ey Türk futbolunun gerçek sahibi Galatasaraylılar, İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifeniz; Türk futbolunun namusunu haysiyetini şerefini kurtarmaktır! Muhtaç olduğunuz kudret, damarlarınızdaki asil kanda mevcuttur!

TFF Tarafından şikecilerin bir kereye mahsus ligden düşürülmemeleri konusunda karar alınırsa, bir futbolsever olarak bu kararı verecek olanlara hakkımı helal etmeyeceğim.

Futbolun içinde yaşamış, futbol ile içiçe olmuş bir kişi olarak olası böyle bir karar sonrasında bu yaşananları herkese ve heryere ileteceğimi, duyuracağımı, Türk sporu ve Ülkemiz adına bu pisliğe asla ortak olmayacağımı buradan cümle aleme ilan ediyorum.

Bir daha sadece futbol değil, sporun hiç bir branşını izlemeyeceğim.

Geçtiğimiz yıl izlediğimiz lig tiyatrosundan dolayı bende hakkımı arayacağım, bana istemediğim halde şikeli bir sezonu izletenlerden, bana para karşılığı futbol izleyeceğim yerde başka şeyler izleten ve bugünde buna destek çıkanlardan da hakkımı arayacağım.

Benim gibi tüm futbolseverlerinde bunu yapacağından eminim.

Bu olanları her ortamda konuşacak, yazacak ve haykıracağım.

TFF Başkan ve Yetkililerine temiz toplum adına vicdanlı davranmalarını temenni ediyorum.

Hepinize temiz spor ve futbol dolu günler dilerim.

Saygılarımla.





Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
Son Girilen Makaleler
beawerheart
| 28 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 25 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 24 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 15 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 05 Ağustos 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...