İlahi Komedya..!

2012-05-15 09:31:59

 

Başlarına gelen “onca beladan” hiçbir ders almadan “aynı cürümleri” işlemeye devam etmeleri, kaderlerini “hep aynı sonla” nihayetlendiriyor…

Rakipler değişse de, sonucun değişmiyor olması,

hilenin; “ancak oyunu kazandırabileceği, kaderi ise asla değiştiremeyeceği” gerçeğindendir…

Bunu bir türlü anlayamadılar…

Sandılar ki; ne olursa olsun, bir kez daha kazanırsalar her şey düzelir! Tertemiz olur, kutsanırlar!

Usta bir manevrayla, bir kez daha her şeyi ayarladılar güya…

Statüyü,

İlk maçı,

Son maçı,

Kupayı,

Federasyonu,

Hatta

Hükümeti bile…

Onlar plan yaptıkça, Allah da gülümsedi…

 

Aynaya bir kez bakıp da, yaptıkları iğrençliklerle yüzleşme zahmetinde bulunmadılar!

Hep aynı sonla karşılaşmak zorunda kalmalarının tek sebebi bu…

Yapmıyorlar!

Çünkü pişman değiller!

“Pişmanlık” yoksa “Af” da yok!

Bu kafayla, yine olsa yine yaparlar!

Bütün bunların, başlarına geliyor olmasının “yegane sebebi”  o halde kendileridir. Boşuna başkalarını suçlayıp durmasınlar!

Herkes; “kendi tercihinin neticesidir” çünkü…

 

“İşledikleri günahların mağduru” bir de bunlar…

Kendi eliyle, evini yakıp evsiz kalan bir meczup!

“Kazdıkları kuyuya düştüklerinin” resmidir gördüğümüz…

Picasso gelse bu kadarını çizemezdi doğrusu…

Kalem verip "yaz" deseler, yüreğimiz el vermez yazamazdık bu sonu...

Ya sokaklara çizdikleri “o en son korkunç tablo…”

Uçurumun kıyısında, ateşle oynadılar!

Yine sonsuz masumlar!

Yine bizler suçluyuz!

Suçumuzsa “KUPAYI KADIKÖY’DE KALDIRMAK!”

Bir kez daha “yutamayacakları lokmayı” çiğnediler! Bu sözün başka bir “versiyonu” daha var malumunuz…

Bıkmadan,

yılmadan,

usanmadan,

utanmadan yaptıkları, aynı “günahkar tercihlerle”,

aynı “ilahi tokatları” yiyip durmaları ise bize ancak “GÜÇ” veriyor…

onlara atılan her “ilahi tokat” bizim “inancımızı güçlendiriyor…”

 

“İBRETLİK SONLARINI SABIRLA BEKLİYORUZ…” demiştik…

“Kendi can evlerinde” kupayı “en düşman bildiklerine” kaybettiler…

Işıkları söndürüp çimleri suladılar sonra!

Kadıköy’de söküldü yürekleri!

Ve yüzleri mosmordu..!

Bu sefer ki “travma” öyle kolay kolay atlatılacak türden de değil…

Ortalığı “yangın yerine” çevirip buna; “rakibin sevinmesinin” neden olduğunu söylemek, ancak onlara yakışan bir pişkinlik!

Bakmayın mağdur edebiyatı yaptıklarına, o edebiyat yalnızca bir aldatmacaydı!

Play-Off niye icat edildi peki?

Niye bölündü puanlar?

Açık ara kaybettikleri “şeye” nasıl tekrar “ortak” oldular?

Bir tiyatro sergilendi bir kez daha bu sene...

Nasıl bir mağduriyetmiş bu?

Yazan, yöneten onlar…

“Suç işleyip” “masum olmak” en iyi yaptıkları şey!

Bir kez daha “hak ettiler” başlarına geleni!

“Hep onlara denk gelen” bu “DEĞİŞMEZ KOMEDİ”

“İLAHİ ADALETİN”

işte ta kendisidir…

ŞAMPİYONLUK HEPİMİZE KUTLU OLSUN…

Bu şampiyonluğun anlamı çok büyük... "ONUR VE ŞEREFİN" "NAMUSSUZLUKLA" mücadelesinde, kazanan: “BEYAZ TAKIM”… 

GALATASARAY: Türk Futbolunu “TECAVÜZCÜLERİNİN” elinden kurtarmıştır…

TEŞEKKÜRLER GALATASARAY

TEŞEKKÜRLER FATİH’İN ASLANLARI…

 

 

Yazan: koncerto
www.WEBASLAN.com